Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ekonomik programımız hedeflerine ulaştıkça sabit ve dar gelirlilerden başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 01.02.2025 19:10
Haber Güncellenme Tarihi: 01.02.2025 19:11
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İzmir 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.
Konuşmasına "Gözlerin daim enginde. Bir büyü var her renginde. Kadir bilenler nezdinde kadrin bilinir demişler" ifadeleriyle başlayan Erdoğan, İzmir'in dört bir yanına, dünyanın her yerindeki İzmirlilere selamlarını gönderdi.
Erdoğan, Ardahan ve Yozgat'ın canlı bağlantıyla kendilerini takip ettiğini belirterek, kongrelerin İzmir, Ardahan ve Yozgat ile ülkeye ve millete hayırlı, uğurlu olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk fetih günlerinden İstiklal Harbi'ne, İzmir'in kurtuluşundan terörle mücadeleye kadar İzmir'in verdiği tüm şehitleri rahmetle yad etti.
Erdoğan, "İzmir'in hemen tüm mahalleleri, caddeleri, sokakları, denizi perişan vaziyettedir. Tek işi vatandaşa hizmet etmek ve şehri yaşanılır kılmak olanlar maalesef vatandaşa hizmetten başka her işi yapıyor. Yağmur çiselese İzmir'i su basıyor. Umurlarında değil. Rüzgar kımıldasa İzmir yaşanmaz hale geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı deseniz zaten hiç mevcut değil ki üzerinde konuşasınız. Hülasaten, bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor" diye konuştu.Sadece şu son 10 yılda yaşananların bile şehrin CHP'li yerel yöneticiler ve siyasetçiler tarafından nasıl bir garabet sarmalığına sokulduğunu göstermeye yeterli olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: Haklarını isteyen işçileri dinlemek yerine sokağa atarlar. İzmir Körfezi'nin kötü kokudan yanına yaklaşılmadığı halde kıllarını kıpırdatmazlar. Körfezin temizlenmesinin asli sorumlusu millete olan saygısından dolayı bu meseleye çözüm arayan bakanlığın toplantısına katılma lütfunda dahi bulunmazlar. Ülkenin en pahalı suyunu İzmirlilere içirirler. İlçelerine hizmet etmeleri için seçilen başkanlar, İstanbul'da siyasi ikbal peşinde koşarlar.
Kötü yönetimden dolayı işçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar. Kentsel dönüşüm projelerindeki dolandırıcılıkların arkasında kendi partililerinin silüeti belirir. Eski ve yeni başkanların şehre zerre kadar faydası olmayan kişisel kavgaları ayyuka çıkar. Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole alıp baş köşeye oturturlar sonra özür dilerler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşılarında neresinden tutulursa tutulsun elde kalan bir İzmir fotoğrafı olduğunu belirterek, şunları kaydetti: CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkına varmış olmalı ki, İzmir'in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı. Kendi görevlerini yapmaktan aciz yönetimlerin başarısızlıklarını Atatürkçülük maskesiyle, ilericilik örtüsüyle, çağdaşlık perdesiyle gizlemeye çalışması da ayrı bir hastalık. İzmir her alanda sürekli geriliyor, ama bunlar ilericilik kisvesi altında yağma düzenlerini devam ettirmek için canhıraş şekilde uğraşıyorlar. Bu kötü gidişat, İzmir'in kaderi değildir. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu tabloyu değiştirmek boynumuzun borcudur. Tabii bunun için önce İzmir'deki vatandaşlarımızı siyasi tercihlerini, ideolojik saiklerle değil eser ve hizmet merkezli olarak yapmaya ikna etmemiz gerekiyor.
Erdoğan, "İnşallah enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları bu yıl sonuna doğru daha iyi görülecektir. Ekonomik programımız hedeflerine ulaştıkça sabit ve dar gelirlilerden başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız" dedi.
İzmir'deki 5 Millet Bahçesi projesinden birinin tamamlanmak üzere olduğunu belirten Erdoğan, diğerleriyle ilgili çalışmaların da çeşitli safhalarda sürdüğünü söyledi.
Erdoğan, kara yollarında İzmir'in 2002 yılında 431 kilometre olan bölünmüş yol mesafesini, 977 kilometreye çıkardıklarını vurgulayarak "Uzunluğu 55,5 kilometre olan İzmir Çevre Yolu'nu etaplar halinde tamamlayıp Konak Tüneli'ni de açarak şehir içi trafiğini rahatlattık. İzmir-İstanbul Otoyolu'nu inşa ederek yaklaşık 8,5 saat süren yolculuk süresini, 3,5 saate indirdik. Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu'nu açtık. Sabuncubeli Tüneli ile İzmir-Manisa arası ulaşım süresini 15 dakikaya indirdik. Demir yollarında İzmir'in trafik sorununa kalıcı çözüm getirmek amacıyla İZBAN Projesi'ni hayata geçirdik. İZBAN, şehrin kuzeyindeki Aliağa'dan güneyindeki Selçuk'a kadar uzanan 136 kilometrelik bir güzergahta şu anda hizmet veriyor" diye konuştu.
Yapımı süren Ankara-İzmir Yüksek Hızlı Tren Hattı'nı 2027'de bitirmeyi hedeflediklerine dikkati çeken Erdoğan, Kemalpaşa Lojistik Merkezi ile bu bölgeyi lojistik sektörünün ve sanayinin nabzını tutacak bir merkeze dönüştürdüklerini aktardı.
"Deniz yolunda İzmir-Yenifoça Yat Limanı'nı açtık. Özdere, Dikili, Çeşme-Şifne, Çeşmealtı ve Şakran'da 5 yeni yat limanı için etüt proje hazırlıyoruz." diyen Erdoğan, şunları kaydetti: Su ve sulama yatırımlarında son 22 yılda şehrimize 8 içme suyu tesisi, 52 sulama tesisi, 109 taşkın koruma tesisi, 10 gölet, barajlar, yer altı depolama tesisleri gibi toplam 225 tesis inşa ettik. İzmir'e 4 yeni organize sanayi bölgesi, 3 endüstri bölgesi, 5 teknopark, 101 araştırma geliştirme merkeziyle 25 tasarım merkezi kurduk. Verdiğimiz teşviklerle tamamlanan 2 bin 930 özel sektör projesinde, 328 milyar lira yatırım gerçekleştirerek 111 bin kişilik istihdam sağlandı. Şubat ayında Çeşme'ye seneye de Karaburun'a doğalgaz arzı sağlamayı planlıyoruz. Allah'ın izni ve milletimizin desteğiyle önümüzdeki yıllarda İzmir'e her alanda çok daha fazla eser ve hizmet kazandıracağız.
Sizlerden bunları her İzmirli kardeşimize anlatarak tamamen yalan ve talan kılıfı haline dönüşen istismarcı ideolojik söylemler yerine, eser ve hizmet siyasetine yönelmelerini sağlamanızı istiyorum. Bunu başardığımızda milletvekilliğinden belediye başkanlıklarına kadar İzmir'in tüm temsili mevkilerde bulunan AK Parti bayrağını dalgalandıracağımızdan ben şüphe duymuyorum. Böylece bu şehirle ilgili oluşturulmaya çalışılan haksız algıları, seviyesiz yakıştırmaları, temelsiz ön yargıları da ortadan kaldıracağımıza inanıyorum. İzmir'e ve sizlere güveniyorum, Rabb'im yar ve yardımcınız olsun.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
HERKESİN REFAH SEVİYESİNİ DAHA DA YÜKSELTECEĞİZ
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ekonomik programımız hedeflerine ulaştıkça sabit ve dar gelirlilerden başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İzmir 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.
Konuşmasına "Gözlerin daim enginde. Bir büyü var her renginde. Kadir bilenler nezdinde kadrin bilinir demişler" ifadeleriyle başlayan Erdoğan, İzmir'in dört bir yanına, dünyanın her yerindeki İzmirlilere selamlarını gönderdi.
Erdoğan, Ardahan ve Yozgat'ın canlı bağlantıyla kendilerini takip ettiğini belirterek, kongrelerin İzmir, Ardahan ve Yozgat ile ülkeye ve millete hayırlı, uğurlu olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk fetih günlerinden İstiklal Harbi'ne, İzmir'in kurtuluşundan terörle mücadeleye kadar İzmir'in verdiği tüm şehitleri rahmetle yad etti.
Erdoğan, "İzmir'in hemen tüm mahalleleri, caddeleri, sokakları, denizi perişan vaziyettedir. Tek işi vatandaşa hizmet etmek ve şehri yaşanılır kılmak olanlar maalesef vatandaşa hizmetten başka her işi yapıyor. Yağmur çiselese İzmir'i su basıyor. Umurlarında değil. Rüzgar kımıldasa İzmir yaşanmaz hale geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı deseniz zaten hiç mevcut değil ki üzerinde konuşasınız. Hülasaten, bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor" diye konuştu.Sadece şu son 10 yılda yaşananların bile şehrin CHP'li yerel yöneticiler ve siyasetçiler tarafından nasıl bir garabet sarmalığına sokulduğunu göstermeye yeterli olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: Haklarını isteyen işçileri dinlemek yerine sokağa atarlar. İzmir Körfezi'nin kötü kokudan yanına yaklaşılmadığı halde kıllarını kıpırdatmazlar. Körfezin temizlenmesinin asli sorumlusu millete olan saygısından dolayı bu meseleye çözüm arayan bakanlığın toplantısına katılma lütfunda dahi bulunmazlar. Ülkenin en pahalı suyunu İzmirlilere içirirler. İlçelerine hizmet etmeleri için seçilen başkanlar, İstanbul'da siyasi ikbal peşinde koşarlar.
Kötü yönetimden dolayı işçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar. Kentsel dönüşüm projelerindeki dolandırıcılıkların arkasında kendi partililerinin silüeti belirir. Eski ve yeni başkanların şehre zerre kadar faydası olmayan kişisel kavgaları ayyuka çıkar. Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole alıp baş köşeye oturturlar sonra özür dilerler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşılarında neresinden tutulursa tutulsun elde kalan bir İzmir fotoğrafı olduğunu belirterek, şunları kaydetti: CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkına varmış olmalı ki, İzmir'in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı. Kendi görevlerini yapmaktan aciz yönetimlerin başarısızlıklarını Atatürkçülük maskesiyle, ilericilik örtüsüyle, çağdaşlık perdesiyle gizlemeye çalışması da ayrı bir hastalık. İzmir her alanda sürekli geriliyor, ama bunlar ilericilik kisvesi altında yağma düzenlerini devam ettirmek için canhıraş şekilde uğraşıyorlar. Bu kötü gidişat, İzmir'in kaderi değildir. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu tabloyu değiştirmek boynumuzun borcudur. Tabii bunun için önce İzmir'deki vatandaşlarımızı siyasi tercihlerini, ideolojik saiklerle değil eser ve hizmet merkezli olarak yapmaya ikna etmemiz gerekiyor.
Erdoğan, "İnşallah enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları bu yıl sonuna doğru daha iyi görülecektir. Ekonomik programımız hedeflerine ulaştıkça sabit ve dar gelirlilerden başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız" dedi.
İzmir'deki 5 Millet Bahçesi projesinden birinin tamamlanmak üzere olduğunu belirten Erdoğan, diğerleriyle ilgili çalışmaların da çeşitli safhalarda sürdüğünü söyledi.
Erdoğan, kara yollarında İzmir'in 2002 yılında 431 kilometre olan bölünmüş yol mesafesini, 977 kilometreye çıkardıklarını vurgulayarak "Uzunluğu 55,5 kilometre olan İzmir Çevre Yolu'nu etaplar halinde tamamlayıp Konak Tüneli'ni de açarak şehir içi trafiğini rahatlattık. İzmir-İstanbul Otoyolu'nu inşa ederek yaklaşık 8,5 saat süren yolculuk süresini, 3,5 saate indirdik. Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu'nu açtık. Sabuncubeli Tüneli ile İzmir-Manisa arası ulaşım süresini 15 dakikaya indirdik. Demir yollarında İzmir'in trafik sorununa kalıcı çözüm getirmek amacıyla İZBAN Projesi'ni hayata geçirdik. İZBAN, şehrin kuzeyindeki Aliağa'dan güneyindeki Selçuk'a kadar uzanan 136 kilometrelik bir güzergahta şu anda hizmet veriyor" diye konuştu.
Yapımı süren Ankara-İzmir Yüksek Hızlı Tren Hattı'nı 2027'de bitirmeyi hedeflediklerine dikkati çeken Erdoğan, Kemalpaşa Lojistik Merkezi ile bu bölgeyi lojistik sektörünün ve sanayinin nabzını tutacak bir merkeze dönüştürdüklerini aktardı.
"Deniz yolunda İzmir-Yenifoça Yat Limanı'nı açtık. Özdere, Dikili, Çeşme-Şifne, Çeşmealtı ve Şakran'da 5 yeni yat limanı için etüt proje hazırlıyoruz." diyen Erdoğan, şunları kaydetti: Su ve sulama yatırımlarında son 22 yılda şehrimize 8 içme suyu tesisi, 52 sulama tesisi, 109 taşkın koruma tesisi, 10 gölet, barajlar, yer altı depolama tesisleri gibi toplam 225 tesis inşa ettik. İzmir'e 4 yeni organize sanayi bölgesi, 3 endüstri bölgesi, 5 teknopark, 101 araştırma geliştirme merkeziyle 25 tasarım merkezi kurduk. Verdiğimiz teşviklerle tamamlanan 2 bin 930 özel sektör projesinde, 328 milyar lira yatırım gerçekleştirerek 111 bin kişilik istihdam sağlandı. Şubat ayında Çeşme'ye seneye de Karaburun'a doğalgaz arzı sağlamayı planlıyoruz. Allah'ın izni ve milletimizin desteğiyle önümüzdeki yıllarda İzmir'e her alanda çok daha fazla eser ve hizmet kazandıracağız.
Sizlerden bunları her İzmirli kardeşimize anlatarak tamamen yalan ve talan kılıfı haline dönüşen istismarcı ideolojik söylemler yerine, eser ve hizmet siyasetine yönelmelerini sağlamanızı istiyorum. Bunu başardığımızda milletvekilliğinden belediye başkanlıklarına kadar İzmir'in tüm temsili mevkilerde bulunan AK Parti bayrağını dalgalandıracağımızdan ben şüphe duymuyorum. Böylece bu şehirle ilgili oluşturulmaya çalışılan haksız algıları, seviyesiz yakıştırmaları, temelsiz ön yargıları da ortadan kaldıracağımıza inanıyorum. İzmir'e ve sizlere güveniyorum, Rabb'im yar ve yardımcınız olsun.
En Çok Okunan Haberler