Beykoz Millet Bahçesi'nde, İstanbul'un Fethi'nin 572. Yıldönümünde Millet Bahçeleri Açılış Töreni programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllarca başkalarının kapısında bekletildiğimiz savunma sanayii alanında, artık kapısı çalınan ülke haline geldik” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 29.05.2025 17:00
Haber Güncellenme Tarihi: 29.05.2025 17:02
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beykoz Millet Bahçesi'nde, İstanbul'un Fethi'nin 572. Yıldönümünde Millet Bahçeleri Açılış Töreni programına katıldı.
‘Fethin 572. seneyi devriyesi mübarek olsun’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar: Fethe sahip çıktığınız için, fetih ruhunu yaşattığınız için her birinizi tebrik ediyorum. Biliyorsunuz, dün Karabağ'daydık. Azerbaycan'ın 28 Mayıs Müstakillik Günü'nü Laçın'da büyük bir gururla kutladık. Cumhurbaşkanı İlham kardeşim ve Pakistan Başbakanı Şahbaz kardeşimle dayanışmamızı tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Şimdi de bir başka gurur günümüzü, tarihimizin altın sayfalarından birini yine büyük bir coşkuyla selamlıyoruz.
Şunu özellikle ve öncelikle ifade etmek istiyorum. İstanbul'a her gelişimizde yüreğimizi ayrı bir sevinç kaplıyor. Bu şehre adımımızı atar atmaz, inanın, kalbimizi bir ferahlık kaplıyor. Bilhassa genç kardeşlerimle her buluşmamız bize yepyeni bir güç, taptaze bir enerji veriyor.
Bugün aynı zamanda tarihimizin en muhteşem destanlarından biri olan İstanbul'un Fethi'nin 572. yıl dönümünü idrak ediyoruz. 29 Mayıs 1453'te taktik ve strateji dehası, muzaffer bir komutan, inanmış ve hedefe kilitlenmiş bir orduyla birlikte İstanbul'u fethetti. 53 gün süren kuşatma, henüz 21 yaşındaki Fatih'in liderliğinde göz kamaştıran büyük bir zaferle neticelendi.
Bakınız, sevgili gençler, İstanbul'un fethi her şeyden önce bilginin, azmin ve inancın zaferidir. İstanbul daha önce Osmanlı ordusu tarafından dört kez kuşatılmış fakat bir türlü alınamamıştı. Fatih 19 yaşında tahta çıkar çıkmaz yeni metotlar, yeni teknikler, yeni silahlar geliştirmek için hemen kolları sıvadı, hummalı bir çalışmaya girişti. Aşılmaz denilen İstanbul surlarını açmak için Saruca ustaya yeni toplar döktürdü. Gülleleri yüzlerce kiloyu bulan bu topları önce Edirne'de denedi, daha sonra İstanbul'a taşıttı. Tüm bu faaliyetlerin her bir aşamasını bizzat takip etti.
Sevgili gençler, değerli kardeşlerim, dünya yeni bir devrin doğuşuna, yeni bir nizamın kuruluşuna 572 yıl önce işte böyle bir atmosferde şahitlik etti. İstanbul hem medeniyetimize hem de bütün insanlığa o tarihten itibaren eşsiz katkılar yaptı. Bilimde, kültürde, sanatta, mimaride, aklınıza gelebilecek her alanda İstanbul gökteki bir kutup yıldızı gibi parladı. Yani 1948, 1048'de Pasinler Ovası'nda, Hasankale'de ekilen tohumlar 1071'deki Malazgirt Zaferi'nde nasıl çiçek açtıysa, ardından hiç bitmeyecek bir gaza şuuruyla önce Varna'da, Niğbolu'da, sonra Çaldıran'da, Ridaniye'de, Preveze'de milletimiz asli hüviyetini nasıl kazandıysa İstanbul'un fethi de milli kimliğimizin tüm dünyaya hem de gür bir sesle ilanı oldu.
Burada şunu da vurgulamak durumundayım: Fatih sadece büyük bir komutan ve devlet adamı değil, aynı zamanda modern mühendisliğin öncüsü parlak bir alimdi. Fatih'in döktürdüğü şahi topları dönemin savaş konseptini baştan sona değiştirmiş, tarihe geçmişti. Ecdattan aldığımız bu birikimi, bu yenilik ruhunu bugün hamdolsun aynı şekilde yaşatıyor, gelecek kuşaklara aktarıyoruz. İHA'larımızla, SİHA'larımızla, insansız denizaltı araçlarımız ve daha nice teknolojiyle bugünün savaş konseptini değiştirmeye devam ediyoruz.
İşte az önce Karadeniz'e Osmangazi gemimizi uğurladık. Orada inşallah denizin altında artık araştırmaları yapıp oralardan doğalgaz çıkaracak ve bu çıkaracağı doğalgazla vatandaşlarımızı çok daha rahatlatacağız.
Yıllarca başkalarının kapısında bekletildiğimiz savunma sanayi alanında artık kapısı çalınan ülke haline geldik. Genç mühendislerimiz Fatih'ten ve fetihten aldıkları bu ruh meşalesini tüm ihtişamıyla elden ele taşıyor, her gün yepyeni destanlar yazıyor.
Bugün Beykoz Millet Bahçemizle birlikte toplam büyüklüğü 428 bin 100 metrekare olan 4 yeni millet bahçemizi hizmete açıyoruz. İstanbullu vatandaşlarımızın rahatça nefes alacağı çok geniş bir yeşil alanı şehrimize kazandırıyoruz. Laf ola beri gele yok. İş ola millete hizmet ola. Bugüne kadar ülkemizin dört bir yanında 35 milyon metrekare yeşil alana sahip 292 millet bahçemizi tamamladık. Sadece İstanbul'da 5 milyon 579 bin metrekarelik alanı kapsayan 34 millet bahçemizi kullanıma açtık. 20 millet bahçemizin de yapımı sürüyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
SAVUNMA SANAYİİNDE ARANAN ÜLKE OLDUK
Beykoz Millet Bahçesi'nde, İstanbul'un Fethi'nin 572. Yıldönümünde Millet Bahçeleri Açılış Töreni programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllarca başkalarının kapısında bekletildiğimiz savunma sanayii alanında, artık kapısı çalınan ülke haline geldik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beykoz Millet Bahçesi'nde, İstanbul'un Fethi'nin 572. Yıldönümünde Millet Bahçeleri Açılış Töreni programına katıldı.
‘Fethin 572. seneyi devriyesi mübarek olsun’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar: Fethe sahip çıktığınız için, fetih ruhunu yaşattığınız için her birinizi tebrik ediyorum. Biliyorsunuz, dün Karabağ'daydık. Azerbaycan'ın 28 Mayıs Müstakillik Günü'nü Laçın'da büyük bir gururla kutladık. Cumhurbaşkanı İlham kardeşim ve Pakistan Başbakanı Şahbaz kardeşimle dayanışmamızı tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Şimdi de bir başka gurur günümüzü, tarihimizin altın sayfalarından birini yine büyük bir coşkuyla selamlıyoruz.
Şunu özellikle ve öncelikle ifade etmek istiyorum. İstanbul'a her gelişimizde yüreğimizi ayrı bir sevinç kaplıyor. Bu şehre adımımızı atar atmaz, inanın, kalbimizi bir ferahlık kaplıyor. Bilhassa genç kardeşlerimle her buluşmamız bize yepyeni bir güç, taptaze bir enerji veriyor.
Bugün aynı zamanda tarihimizin en muhteşem destanlarından biri olan İstanbul'un Fethi'nin 572. yıl dönümünü idrak ediyoruz. 29 Mayıs 1453'te taktik ve strateji dehası, muzaffer bir komutan, inanmış ve hedefe kilitlenmiş bir orduyla birlikte İstanbul'u fethetti. 53 gün süren kuşatma, henüz 21 yaşındaki Fatih'in liderliğinde göz kamaştıran büyük bir zaferle neticelendi.
Bakınız, sevgili gençler, İstanbul'un fethi her şeyden önce bilginin, azmin ve inancın zaferidir. İstanbul daha önce Osmanlı ordusu tarafından dört kez kuşatılmış fakat bir türlü alınamamıştı. Fatih 19 yaşında tahta çıkar çıkmaz yeni metotlar, yeni teknikler, yeni silahlar geliştirmek için hemen kolları sıvadı, hummalı bir çalışmaya girişti. Aşılmaz denilen İstanbul surlarını açmak için Saruca ustaya yeni toplar döktürdü. Gülleleri yüzlerce kiloyu bulan bu topları önce Edirne'de denedi, daha sonra İstanbul'a taşıttı. Tüm bu faaliyetlerin her bir aşamasını bizzat takip etti.
Sevgili gençler, değerli kardeşlerim, dünya yeni bir devrin doğuşuna, yeni bir nizamın kuruluşuna 572 yıl önce işte böyle bir atmosferde şahitlik etti. İstanbul hem medeniyetimize hem de bütün insanlığa o tarihten itibaren eşsiz katkılar yaptı. Bilimde, kültürde, sanatta, mimaride, aklınıza gelebilecek her alanda İstanbul gökteki bir kutup yıldızı gibi parladı. Yani 1948, 1048'de Pasinler Ovası'nda, Hasankale'de ekilen tohumlar 1071'deki Malazgirt Zaferi'nde nasıl çiçek açtıysa, ardından hiç bitmeyecek bir gaza şuuruyla önce Varna'da, Niğbolu'da, sonra Çaldıran'da, Ridaniye'de, Preveze'de milletimiz asli hüviyetini nasıl kazandıysa İstanbul'un fethi de milli kimliğimizin tüm dünyaya hem de gür bir sesle ilanı oldu.
Burada şunu da vurgulamak durumundayım: Fatih sadece büyük bir komutan ve devlet adamı değil, aynı zamanda modern mühendisliğin öncüsü parlak bir alimdi. Fatih'in döktürdüğü şahi topları dönemin savaş konseptini baştan sona değiştirmiş, tarihe geçmişti. Ecdattan aldığımız bu birikimi, bu yenilik ruhunu bugün hamdolsun aynı şekilde yaşatıyor, gelecek kuşaklara aktarıyoruz. İHA'larımızla, SİHA'larımızla, insansız denizaltı araçlarımız ve daha nice teknolojiyle bugünün savaş konseptini değiştirmeye devam ediyoruz.
İşte az önce Karadeniz'e Osmangazi gemimizi uğurladık. Orada inşallah denizin altında artık araştırmaları yapıp oralardan doğalgaz çıkaracak ve bu çıkaracağı doğalgazla vatandaşlarımızı çok daha rahatlatacağız.
Yıllarca başkalarının kapısında bekletildiğimiz savunma sanayi alanında artık kapısı çalınan ülke haline geldik. Genç mühendislerimiz Fatih'ten ve fetihten aldıkları bu ruh meşalesini tüm ihtişamıyla elden ele taşıyor, her gün yepyeni destanlar yazıyor.
Bugün Beykoz Millet Bahçemizle birlikte toplam büyüklüğü 428 bin 100 metrekare olan 4 yeni millet bahçemizi hizmete açıyoruz. İstanbullu vatandaşlarımızın rahatça nefes alacağı çok geniş bir yeşil alanı şehrimize kazandırıyoruz. Laf ola beri gele yok. İş ola millete hizmet ola. Bugüne kadar ülkemizin dört bir yanında 35 milyon metrekare yeşil alana sahip 292 millet bahçemizi tamamladık. Sadece İstanbul'da 5 milyon 579 bin metrekarelik alanı kapsayan 34 millet bahçemizi kullanıma açtık. 20 millet bahçemizin de yapımı sürüyor.
En Çok Okunan Haberler